Ayşe Fahriye’nin “Ev Kadını” isimli eseri yazılmış en önemli Osmanlıca yemek kitaplarından biri kabul edilir. Yazarı hakkında hiç bir bilginin bulunmaması bu ismin o günkü ticari trendlere uygun takma bir isim olduğu konusundaki kanıları güçlendirmektedir.
Oldukça yoğun, içerdiği tarifler açısından çok zengin olan “Ev kadını” 1883 yılından 1907 yılına 4 kez basılmıştır. 887 adet tarif içeren kitap sadece yemek tarifi vermekle sınırlı kalmamıştır. Kitapta yeni yemek usulleri, sofra düzeni, yemek odası gibi konularda da şemalar ve bilgiler verilmektedir. Hem alafranga (İtalyancadan gelen “alla Francia” dan bozulma) hem de alaturka (yine İtalyancadan gelen “a la Turk” ya da “alla Turca”) için. AYŞE FAHRİYE – EV KADINI yazısına devam et →
Ispanak Kalyesi (Reyhâniyye) Kitabü’t-Tabih‘ten alınan bir yemek tarifi. Topkapı Sarayı yemek listesinde adı geçen 17 kalyeden biri. Kış aylarında sık yapılan ve oldukça sevilen bir yemek. Biraz uğraşabilirsiniz ama bu yemeği hakkıyla yaptığınızda dostlarınızın yüzündeki takdir (belki kıskanma) ifadesini rahatlıkla okuyabilirsiniz. ISPANAK KALYESİ (REYHANİYYE) yazısına devam et →
“Pirinç Çorbası” Mahmud Nedim bin Tosun’un “Aşçıbaşı” isimli kitabında, ilk sırada yer alan tarif. Yapımı basit ama son derece lezzetli bir çorba. Kış mevsimlerinin vazgeçilmezlerinden olan bu çorba, son dönem Osmanlı mutfağına ait. İçindeki et – kemik suyu ve biber sayesinde hastalıklara karşı direnmenin çok önemli olduğu kara kışta, bağışıklık sistemimizi en iyi destekleyecek yemeklerden biri. PİRİNÇ ÇORBASI yazısına devam et →
Çılbır tarifi Mahmud Nedim bin Tosun’un 1900 yılında yazdığı “Aşçıbaşı” isimli kitaptan. Ufak tefek değişikliklerle hepimiz çılbır yaparız. Kimimiz nane atar içine, kimimiz sarımsak, kimimiz kekik koyar, kimimiz sirke. Bu da Osmanlı usulü çılbır. Görebildiğim en önemli fark, biberin kullanımında. Kırmızı ve kara biber beraber kullanılıyor. Kırmızı biber için ise Arnavut biberi kullanılması gerektiği net olarak belli edilmiş. ÇILBIR / YOĞURTLU YUMURTA yazısına devam et →
Bazılarına göre Türk – Osmanlı halk mutfağında “evde yenecek yemekler” ve “dışarıda yenecek yemekler” diye bir ayrım vardır. Bazı yemekleri evde yapmak çok zordur. Geniş bir kitle için yapılmayı gerektirirler. Az kişi için yapılabilme imkanları yoktur. Ayrıca evde yapılabilse bile bunlar uzmanlık gerektiren yemeklerdir. Bu yemekleri her gün yapan bir usta kadar iyi yapabilmek imkansız gibidir. Döner, kuyu kebabı, kuzu çevirme gibi yemekler bu sınıfa girer. Ziyafet sınıfının yemekleridirler. DÖNER yazısına devam et →
Nar Şerbeti, Mahmud Nedim bin Tosun’un “Aşçıbaşı” kitabından aldığımız bir tarif. En zor yanı, narı ayıklaması. Geri kalanı son derece basit. Özellikle kibar kesimde pek tutulurmuş bu şerbet. NAR ŞERBETİ yazısına devam et →
Mastave (Mastâve), Şirvani’nin Kitabü’t-Tabih‘inde yer alan, en eski Osmanlı yemeği tariflerden biri. Sağlıklı beslenmeyi sevenler için iyi bir diyet yemeği, harika bir alternatif, güzel bir deneyim. Osmanlı yemeği sevenler için ise kolay, hızlı ve ekonomik bir saray yemeği. Bir çeşit cacık mastave. Fatih imareti için her gün alınan 50 okka yoğurt ve pazının 13 Haziran 1469 tarihli Divan üyelerinin yemeğinde olduğu gibi “mastave” yapımında kullanıldığı sanılmaktadır. MASTAVE / PAZILI YOĞURT yazısına devam et →
Kaysefe tarifi için Nalan Kiper ve babaannesi Peruze Daşkaya’ya teşekkürlerimle
Kaysefe, tarifi veren kaynağımın belirttiğine göre Kırım’dan gelerek imparatorluk sofrasına katılan bir lezzet. Yaş ve kuru meyvelerin bir arada harmanlandığı bir tatlı. En önemli yanı ise, içine hiç şeker konmaması. Tadını, kurumuş meyvelerdeki şekerden alıyor. Değişik bir tat, farklı bir lezzet arayanlar için ideal bir seçim. İçine kayısı konan pek çok tarifi bulunmasına rağmen bu kayısısız bir tarif. KAYSEFE yazısına devam et →
Balık köftesi, Osmanlı’nın bitişinden sonra kayda geçmiş bir Osmanlı yemeği. Vağinag Pürad’ın 1926 basımlı “Mükemmel Yemek Kitabı”ndan. Balık köftesinin malzemesi sadece palamutla sınırlı değil, yayın ya da levrek balığı ile de yapılabiliyor. İsterseniz ton yada kılıçla da deneyebilirsiniz BALIK KÖFTESİ yazısına devam et →